Memenin İn Situ Kanserleri
Ekim 13, 2015
Troid Kanserleri
Ekim 13, 2015

Meme Kanserlerinde Risk Faktörleri

Meme kanseri 2007 istatistiklerine göre kadınlarda görülen en sık kanser türüdür, tüm kanserlerin % 26’sını oluşturur. Akciğer kanserinden (% 26) sonra kansere bağlı ölümlerde ikinci sırayı meme kanseri (% 15)  alır. Meme kanserinde bir çok risk faktörü olmasına rağmen (Tablo 1) meme kanseri gelişen kadınların % 70’sinde hiç bir risk faktörü bulunmamaktadır.

Tümör (T)

Tx: Primer tümör değerlendirilemiyor

To: Primer tümör yok

Tis: İnsitu kanser

-Tis (DCİS): Duktal karsinoma insitu

-Tis (LCİS): Lobüler karsinoma insitu

-Tis (Paget): Kitlesiz paget hastalığı

T1: Tümörün en geniş çapı 2.0 cm ye kadar

– T1mic: Mikroinvaziv tümör çapı 0.1 cm veya daha az

– T1a: Tümör çapı 0.5 cm veya altında

– T1b: Tümör çapı 0.5-1.0 cm arasında

– T1c: Tümör çapı 1.0-2.0 cm arasında

T2: Tümörün en geniş çapı 2.0-5.0 cm arasında

T3: Tümörün en geniş çapı 5.0 cmden büyük

T4: Boyutları ne olursa olsun deri veya

göğüs duvarına yayılmış tümör

– T4a:Göğüs duvarına yayılmış tümör

– T4b:Meme derisinde ödem ülser ya da

satellit deri nodülleri

– T4c:T4a ve T4bnin birlikte olması

– T4d:İnflamatuar karsinom

meme kanseri

Yaş:

Meme kanseri daha çok postmenopozal dönemde görülür. Meme kanseri sıklığı menopoza kadar her 10 yılda iki katına çıkar. 65 yaş üstündeki kadınlarda genç kadınlara göre risk 6 kat fazladır.

Genetik faktörler:

Meme ve over kanserine yatkınlık genleri olarak tanımlanan BRCA1 ve BRCA2 17 ve 13. kromozomda yerleştirmiştir. BRCA1 geni olan kadınların yaşamları boyunca % 60-85 meme kanseri, % 10-40 over kanseri gelişme riski vardır. BRCA2 geni ailevi olgularda meme kanserinin ortaya çıkışında ve bilateral oluşumunda rol alan bir gendir. Bu geni taşıyanlarda meme kanseri oluşma riski % 87’dir.

Aile hikayesi:

Ailesinde meme kanseri hikayesi olmak meme kanseri için önemli bir risk faktörüdür. Bu risk ailedeki birinci derece akrabalarda (anne, kızkardeş, kızı) meme kanseri olanlarda daha yüksektir. Ailedeki meme kanserli hasta sayısı artınca bu risk artar. Meme kanserli hastaların anneleri normal populasyona oranla 2 kat, kızkardeşleri ise 2.5 kat meme kanseri gelişme riskine sahiptir. Kanserin bilateral olması meme kanseri riskini 5 kat artırır. Premenopozal bilateral kanseri olan bir hastanın yakınlarında risk artışı 9 kattır. Anne ve kızkardeşinde meme kanseri bulunan bir genç kadında yaşam boyu meme kanseri gelişme riski % 50’dir.

Menarş ve menopoz yaşı:

Erken menarş ve geç menopoz, kadınların hormonlara maruz kaldığı süreyi arttırdığından dolayı artmış meme kanseri riski ile birliktedir. Menarşın geciktirildiği her yıl meme kanseri riskini % 20 azaltmaktadır.

55 yaşından sonra menopoza giren kadınlarda meme kanserine yakalanma riski, 45 yaşından sonra menopoza girenlerin iki katı kadardır.

İlk hamilelik-ilk doğum yaşı:

Nulliparite ve ilk doğumu geç yaşta yapmak meme kanseri riskini artırırken erken yaşta doğumla sonlanmış gebelik meme kanseri riskini %10-13 azaltmaktadır. İlk doğumun 30 yaşından sonra yapan kadınlar 20 yaş öncesinde ilk doğum yapan kadınlara göre 2 kat fazla kanser riskine sahiptir. Paradoksal olarak, 35 yaş sonrasında hamilelikteki risk nullipar kadınlara göre daha fazladır. Erken yaşta 2. doğum meme kanserinde ek azalma sağlar.

Laktasyon:

Bazı çalışmalar laktasyonun meme kanseri riskini azalttığını ileri sürmektedir.

Geçirilmiş meme kanseri:

Meme kanseri tanısı olan hastalarda diğer taraf için meme kanseri gelişme riski her yıl için % 0.5-1’dir. Bu risk meme kanseri tanısı konulduğu yaşa göre değişir.

Benign meme hastalığı:

Basit kist, fibrozis, basit fibroadenom, duktus ektazisi gibi proliferasyon olmayan selim lezyonlar riski artırmaz (Tablo 2). Atipik hiperplazi olan kadınlarda 4.5 kat, atipik hiperplazi yanında birinci derece yakınında meme kanseri öyküsü olanlarda 9 kez risk artışı olur.

Oral kontraseptifler (OKS):

OKS kullanımı ile meme kanseri ilişkisi tartışmalıdır.

Hormon Replasman Tedavisi (HRT):

HRT’nin uzun süre kullanımı ile meme kanseri arsında risk artışında bir ilişki mevcuttur. Risk artışı daha çok kombine preperatlarla olmaktadır. Östrojen ve progesteron kombinasyonlarının 5 yıl kullanımı %26 risk artışına sebep olur.

Obezite:

Obezite postmenopozal hastalarda riski iki kat artırmasına karşın premenopozal kadınlarda obezite koruyucu gibi görünmektedir.

Alkol:

Çalışmalarda alkol alımının meme kanseri riskini artırdığı göstermektedir. Günde 15 gr veya daha fazla alkol tüketimi içmeyenlere göre riski %50 artırır.

Diyet:

Yağdan zengin diyet ile beslenme ile meme kanseri riski artışı konusunda karşıt görüşler mevcuttur. A, C ve E vitamini alımı, premenopozal meme kanseri insidansını azaltabilmektedir.

Sigara:

Fiziksel aktivite:

40 yaş altında haftada 4 saat veya daha fazla egzersiz yapan kadınların meme kanseri riski, hiç egzersiz yapmayan kadınlara göre % 60 azalır.

Radyasyon:

Radyasyona bağlı meme kanseri gelişimi radyasyona maruz kalma süresi ile ilişkilidir ve uzun sürede gelişir. 40 yaşından sonra mamografi risk artışı anlamlı değildir ve tarama mortalitede azalma ile birliktedir.